İstanbul’da Ortaköy sahil yolunda turlarken hepinizin önünden geçip gittiği belki de hiç merak etmediğiniz bir mekandan bahsedeceğim sizlere. Hüsrev Kethuda hamamı…
Ortaköy meydanında bugün arabaların Beşiktaş yönüne gitmek için dönüş yaptığı ışıkların yanında, Sarıyer’e doğru giderken Ortaköy ışıklarda muallim naci caddesinde solumuzda gördüğümüz eski taş yapı Hüsrev Kethuda hamamıdır.
Hüsrev Kethuda hamamı ; Ortaköy’de 1550 yılında Boğaziçi Sahil yoluna bakar halde Sadrazam Kara Ahmet Paşa’nın kethudası tarafından eşsiz usta Mimar Sinan’a yaptırılmıştır. Ortaköy semtinde yer alan yapı Veziriazam Kara Ahmet Paşa’nın kahyası Hüsrev Kethuda vakfı olarak 300 yıl boyunca hamam olarak halka hizmet etmiştir. Hüsrev Kethuda Hamamı 2001 yılında restore edildikten sonra lokanta ve gece kulübü olarak hizmet vermeye devam ederken, 2011 yılında yeniden restore edilmesi ile eski haline dönüştürülen yapı günümüzde Delta Tasarım Atölyesi olarak hizmete devam ediyor.
İki kare bölümden oluşan yapıda iki de kubbe bulunurken klasik Osmanlı mimarisinin bir örneği olan taş hamamda soğukluk- soyunma, ılıklık-hela ve sıcaklık hamam bölümleri bulunmaktadır.
Kethuda kelimesi konusunda eminim akıllara nedir bu kethuda diye bir soru gelmiştir. Kethuda, kısaca kahya olarak da nitelendirebileceğimiz, genelde zengin ve önemli kişilerin güvendiği için özel işlerini idare etmesi için görevlendirdiği kişilere denir. Günümüz asistanı da bir nevi kethuda olabilir.
