aziz mahmut hüdayi

Sultanların Mürşidi Aziz Mahmud Hüdayi Türbesi

by İSTANBUL'DA GEZ !

aziz mahmut hüdayiİstanbul Boğazının dört manevi bekçisinden biri olduğuna inanılan Aziz Mahmut Hüdayi Hazretleri, Anadolu’da yetişen büyük velilerden biridir. Ankara’da 1541 yılında doğup Bursa’da kadılık, Küçük Ayasofya ve Fatih Cammilerinde hocalık yapmış, Sultanahmet ve Mihrimah Sultan (Üsküdar)Camilerinde vaaz vermiştir.

Çocukluğundan başlayarak ilim konularında çok yetenekli ve hafızası çok kuvvetliydi. Okuduklarını tek seferde aklına kazıyor ve ilmine ilim katıyordu. İlim aşkı ile yanarken Bursa kadılığını bırakıp Bursa’nın büyük velilerinden Üftade’nin hizmetine girmiş malı mülkü ve rütbeyi terk edip aşkına gitmiştir.
İstanbul’a gelişi ile birlikte adı daha çok duyulmuş ve bir çok mertebeden çevre edinmiş herkes tarafından akıl alınmak istenen, vaazını dinlemek için yarışılan bir alim olmuştur. Dönem padişahları da kendisine saygıda kusur etmemişlerdir. Dönemin fikrine önem verilen büyüklerinden olarak  3. Murad, 3. Mehmed, 1. Ahmed, 2. Osman ve 4. Murad’a akıl vermiş feyz almanları için yardımcı olmuştur. 4. Murad saltanat kılıcını Mahmud Hüdayi Hazretlerinden kuşanmıştır.

İstanbul Üsküdar’da kurduğu dergahında yüzlerce paşa, talebe yetiştiren Aziz Mahmud Hüdayi Hazretleri 1628 senesinde vefat etmeden önce talebeleri, ailesi ve tanıdıkları ile helalleşerek son nefesinde Kelime-i Şehadet getirerek Hakkın rahmetine kavuştu.
aziz mahmud hüdayi türbesi

Ehli Sünnet yaşayarak (Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’in (s.a.v.) sünneti uyarınca) insanların da bu doğrultuda iman etmeleri ve yaşamaları için; Tecelliyat, Tarikatname, Vakıat, El-Feth Ül-İlahi, Divan-ı İlahiyat gibi eserler yazmıştır.

Türbesi önündeki şu duası da gerçekten etkileyicidir;
“Sağlığımızda bizi, vefatımızdan sonra kabrimizi ziyaret edenler ve türbemizin önünden geçerken fatiha okuyanlar bizimdir. Bizi sevenler denizde boğulmasın, ahir ömürlerinde fakirlik çekmesin, imanlarını kurtarmadıkça göçmesin.”

Oğullarından birinin sünnet töreni sonrasında hakkında konuşulan “Dünyaya Meyletti” lafı üzerine şu şiirini söyledi;
aziz mahmut hüdayi

Alan sensin veren sensin kılan sen
Ne verdinse odur dahi nemiz var
Hakîkat üzre anlayıp bilen sen
Ne verdinse odur dahî nemiz var
Tutan el u ayak senden gelüpdür
Gören göz u kulak senden gelüpdür
Efendi dil dudak senden gelüpdür
Ne verdinse odur dahî nemiz var
Hudâyâ biz bu zâtı kanda bulduk
Neye ef’âl sıfâtı kanda bulduk
Fenâyı yâ sebâtı kanda bulduk
Ne verdinse odur dahî nemiz var
Bizim ahvâlimiz ey Hayy-u Kayyûm
Cenâb-ı Pâkine hep cümle mâlûm
Buyurdun oldu illa kaldı mâdûm
Ne verdinse odur dahî nemiz var
Hüdâyî’yi sen eriştir murâda
Senindir çünkü hükm arz u semâda
Efendi dahli yok ğayrın arada
Ne verdinse odur dahî nemiz var

İtikatı, Ehli Sünnet yaşantısı ve eserleri ile günümüze kadar adından söz ettiren Aziz Mahmud Hüdayi Hazretleri’nin adı sadece Mahmud idi. Aziz ve Hüdayi isimleri kendisine sonradan verilmişti.
İstanbul’un dört manevi bekçisi efsanesine inanıp inanmamak bizlere kalsa da, insanlara faydalı olabilmek ve Allah inancı ile bir çok talebe yetiştiren bu veliyi ziyaret ederek dua etmek, eserlerine belki bir göz atmak bizlere çok şey kazandıracağı gibi İstanbul’un bu maneviyatı yüksek konuğuna bir saygı duruşu olacaktır.

Aziz Mahmud Hüdayi Nerede, Nasıl Gidilir?

İlginizi Çekebilecek Diğer Yazılar

Yazı Hakkındaki Düşüncelerinizi Paylaşır mısınız ?

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.